15 Nisan 2014 Salı

Yaşamın Ucuna Yolculuk / Tezer Özlü

"Ve bana geceler yetmiyor. Günler yetmiyor. İnsan olmak yetmiyor. Sözcükler, diller yetmiyor."
" Yaşlandıkça insanlarla aramdaki uçurum büyüyor. Arabalardaki, uçaklardaki, resmi dairelerdeki, otobüslerdeki, dükkanlardaki, caddelerdeki insanlarla aramdaki uçurum. Eşyalarla da öyle"
" Yolculuklara dönüyorum. Kentlerden sakladığım resimlere."
"Her anı ölüdür. Şimdi sen de bir anısın. Sen de ölüsün."
"Hiçbir sevginin ardından gidemem."
" O kentte kimse mutlu olmadı, ama kimse de mutsuz değildi. Çünkü kimse inanmaz mutluluğa. O kenttesin. Bana kış mevsiminin ve ölümlerin şarkılarını bırakıyorsun. "
"Şimdi çocukluk beklentilerini yeniden buldum, bulvarların ve evlerin öte yakasında..." -C.Pavese
"Hiçbir yerden gelmiyorum. Kendimden başka. "
" Uğraştığı işle, çıktığı gezilerle, oturduğu insanlarla, gittiği kahvelerle, aradığı arkadaşlarıyla ya da herhangi bir hareketliliğiyle yaşayan bir insan değilsin. Tersine, her davranışında gene kendini yaşıyorsun, bir yolculuğa çıkmak için de bu nedenle karar veremiyorsun. Nasılsa her gittiğin yerde kendinsin."
"Her insanı severek dinlerim. Kaygım vardır. Ne düşünürler, yaşama nasıl bakarlar diye."
" Yaşanacak bir yaşam vardır. Binilecek bisikletler vardır. Yürünecek yaya kaldırımları ve tadına varılacak güneş batışları vardır." - C. Pavese
" Hiçbir yerdesin. Aradığın hiçbir yön yok. Bırakıyorsun ayakların gitsin bir yere. Hiçbir şey algılamamaya çalışıyorsun."
" Birden ona her şeyini vermek istiyorsun. Çocukluğunu, yorgunluğunu ve bu seyahatin içine doğru aradığın sonsuzluğu. Tenini. Kendini."
" Yoksa yaşadığımız her an böylesine geçmişin ağır anılarıyla mı güçleşiyor."
" Belli bir sarhoşluk içinde yeryüzüne dayanmak daha kolay."
" Yaşamın sonu hiçbir zaman bana ırak gözükmedi. Her yüzde, her solukta, her büyüyende , her yaşlananda, her sarılmada, her sabahta gördüm yaşamın sonunu. Çocukken bile, buğday tarlalarında, yaz gecesi mehtabında ve çocukluk gecelerinin derin karanlığında gördüm yaşamın sonunu, ama ben giderken, ben ya da tren görünümlerin içinden, kentlerden, köylerden, tarlalardan, dağ sıraları önünden, ardından, bir göl kıyısından, bir nehir yatağı ya da gri bir deniz yüzeyi boyunca ilerlerken, yol alırken, tanımadığım insanlar hızla gidiş yolunun aksi yönde yitip giderken, her görüntüyle birlikte ardımda benden uzaklaşırken, yitip giderken, işte ancak o zaman uzaklaştım yaşamın sonundan."
" Ölüm gelecek ve gözlerini alacak, o ölüm ki bizleri sabahtan akşama dek izleyen, sağır, eski bir acı ya da anlamsız bir angarya olarak." - C. Pavese
" Her zaman diğerinden daha boş bir cadde vardır. Zaman zaman böyle bir caddeye bakmak için duruyorum. Çünkü böyle bir anda, yitikliğim içinde, o caddeyi tanımıyor gibiyim. Güneş, hafif bir esinti ya da gökyüzünü boyayan renklerin biraz başka oluşu yetiyor ve ben nerede olduğumu bilemiyorum." - C. Pavese
" Her şey geçiyor. Hiçbir şey geçmese de. "
" Her köşe, her cadde öyle dolu, öyle dolu, öyle dolu ve bu doluluk içinde öyle boş, öyle boş, öyle boş ki.."
" Kader diye bir şey yoktur, yalnız sınırlar vardır. En kötü yazgı, sınırları sabırla karşılamaktır. Karşı çıkmak gerekir." -C. Pavese
" Bir gezinti tüm günü ısıtabilir. Ama geceler öldürüyor beni. " - C.Pavese
" Ama ben, ama ben tüm mısır tarlalarının ve tüm boş gökyüzlerinin çok uzağındayım." -C. Pavese

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder